Donut teyze, gençliğinin her seferinde nasıl güzel geçtiğini anlatmayı seven, neşe dolu, bakımlı, ilerlemiş yaşına rağmen halen alımlı, dünya tatlısı, bol çilekli bir teyzemizdir. Her dediği dinlenen, lafına hürmet edilen, muhabbetine doyum olmayan şahane bir insan olduğu için, her görüşümüzde, ne kadar ezberlesek de bize sıkılmadan, sıkmadan waffle amcayla olan aşkını anlatır durur.
Waffle amca, gençliğinde zabıt katipliği yapmış, sonradan dedesinden kalan fabrikanın başına geçip zengin olmuş, kökten gelen zenginliğe rağmen har vurup harman savurmayı sevmeyen, çalışkan bir adamdı. Donut teyzenin anlattığına göre, Ortaköy görmüş bir waffle olan Waffle amca, çikolatasına dolgun, bol şekerli, muzu bol, tropik meyveli bir wafflemış gençken. Tabi şimdilerde muzundan pek eser kalmadığından takılanlara, yaşlılık be evladım diyor o nur yüzünden gülücükler saçarken.
Hiç unutmam diye başladı söze Donut teyze, çayından bir yudum aldıktan sonra. Bir keresinde, rahmetli validemin, dedesinden kalma arsasıyla ilgili işlerimiz için yolumuz düşmüştü mahkeme salonuna. Orada gördüm Waffle beyi. 30 küsür senelik evliliklerine rağmen halen Waffle Bey diye sesleniyordu ona. Waffle Bey ile gençken çok şehvetliydik diye devam etti söze. Herkes kalakaldı. en az 15 kere anlattığı hikayede ilk defa böyle birşey söylüyordu. Halbuki ben hikayesini ezberlediğime yemin bile edebilirdim.
Çayından bir yudum daha aldıktan sonra devam etti yine. Waffle Bey, eskiden daha şekerliydi. Çok enerjikti o zamanlar tabi. Uçana beş, kaçana onbeş derdi. Niye öyle dediğini bir türlü anlamadım ama, adamın dili dönmüyordu heralde ne bileyim. Ha neyse ne diyordum ben, ahah yaşlılık işte, unutuyor insan dedi o tonton gülümsemesiyle. Ben zeytinyağlı fasulyenin içine bir kaşık şeker atıyorum, kaymak gibi oluyor.
Aman dedi komşu Nebahat teyze, bırak şimdi fasulyeyi, sen şehvete gel şehvete. Kıkırdadı. Donut teyze yanlış anlamış olacak ki, Şevket de çok yakışıklı adamdı be, onla da az günlerimiz geçmedi dedi. Herkes donakalmıştı. Hatta inanmazsınız, şu an şu satırları yazan yazar bile ne yapacağını bilememekte çaresiz çaresiz etrafına bakınmaktaydı.
Neyse efendime söyleyeyim, Donut teyze o gün bir bir gençliğinde kırdığı cevizleri anlatırken içeri bir anda bembeyaz olmuş Waffle amca girdi. Hanım hanım dedi, şekerim düşmüş. Hemen Donut teyze bol şekerli bir çay koydu Waffle amcaya. Waffle amca çayı içince kendine geldi.
Donut teyze bu durur mu, koymuş lafı, ya tutarsa?
"Donut Teyzeyle Waffle Amcanin Aşkı" yazısına bir kimsecik bile yorum yapmamış!
Yorum Gönder
Çok mecburi değilse küfür etmeyin. Bir de emoysanız yorum falan yazmayın. Yazacaksanız da düzgün bir Türkçe ile yazın. Olm vallaha anlamıyorum lan!